17 Ekim 2010 Pazar

Dünya'ya baktığım yer değişiyor anlayacağınız...

Farklı bir yedeyim. Yemeklerdeki tadın, tuzun bile farklı olabildiği; toprağın o benim alışık olduğum yağmur sonrası kokusundan mağrum olduğum bir yerdeyim. Hani keşke bunlarla kalsa diyeceğim, zira insanların tabiatları bir olsa da; kültürlerinin, huylarının bir acaip olduğu bir memleketdeyim. Akdenizin kokusuna, bozkırın rengine, dağların çetrefilliğine, insanların yaramaz da olsa çocukça saf kaldığı memleketime uzaktayım.

Farklı bir yerdeyim. Düşünsel düşlerimin gerçek olmasına en yakın olduğu yerdeyim. Bilimsel fikirlerimin; egoların, kalıpların, açılması zor kapıların arkasına saklanmadan özgürce dolaşabildiğini gördüğüm, kendimi alıp ufuklarıma taşıyabileceğimi hissettiğim bir yerdeyim.Her sabah çalışmak için heyecanla -ve üstelik erkenden- uyandığım bir dönemdeyim. Fikirsel alışverişin ne kadar dolu olabileceğine, benim de parçası olduğuma şaitlik ediyorum zira. Öte yandan, kuramsal bilimin illa da sıkıcı düz süratlar arkasından çıkmayacağını görüyorum.

Dünya'ya baktığım yer değişiyor anlayacağınız. Sahi, ben de değişiyor muyum?

Tuna boyundan sevgiler..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder